17 Nisan 2019 Çarşamba

ADIYAMAN


Adıyaman denilince akla ilk gelen yer Nemrut. Toroslar ve Fırat Nehri arasında kalan bölgede kurulan Kommagene Uygarlığı, tarihte pek çok medeniyete ilham vermiş. Günümüzde ise Nemrut dağının 2150 metrelik zirvesinden turistleri selamlayan Kommagene krallarının taştan heykelleri bölgenin en turistik noktalarından biri.

Nemrut’a ulaşmak için İstanbul’dan 1.5 saatlik bir uçak yolculuğu ile Adıyaman havalimanına ulaşıyor ve buradan Kahta’ya geçiyoruz. Fırat Nehri’nin kuzeybatı ucunda kurulmuş Kahta, Nemrut Milli Parkı’nın 10 km. güneyinde yer alıyor. Kahta’dan Nemrut’a çıkarken sırasıyla Karakuş Tümülüsü, Cendere Köprüsü, Arsemia’ya uğruyoruz.


Karakuş Tümülüsü

Karakuş Tümülüsü

Cendere Köprüsü

Arsemia

Arsemia


Nemrut’a vardığımızda ise aylardan Nisan olmasına rağmen önce yağmurla başlayan sonra kara çeviren bir yağış ve yolun iki yanında yüksekliği 2 metreyi bulan bir kar duvarı karşılıyor bizi. Buna rağmen Nemrut Dağı’na çıkıp günü batırmaya niyetlensek de yarı yoldan geri dönmek zorunda kalıyoruz. Nemrut’a çıkmak için belli bir yere kadar araçla çıkıyor, sonrasında tahta/taşalı döşeli bir patikayı takip ederek zirveye çıkmak gerekiyor. Ancak biz gittiğimizde bu yol da karlar altında kaldığından nereye gittiğimizi tam bilmeden bir süre tırmanmamıza rağmen kar yağışının da başlaması ve inişi de düşünerek geri dönmek zorunda kalıyor ve Kommagene krallarının kar altındaki heykellerinin fotoğraflarını görmekle yetiniyoruz. Bir dahaki sefere gün doğumunu ya da batımını izlemek için gelmeyi ümit ederek Nemrut’a veda ediyoruz.

Nemrut'a doğru...

Nemrut


Bu bölgede görülmesi gereken diğer önemli bir yer de Kommagene Uygarlığı’nınen büyük şehirlerinden biri olan Perre Antik Kenti’nde bulunan nekropol alanları ve taban mozaikleri…

Perre

Perre

Adıyaman’dan başladığımız turumuza ertesi gün Gaziantep’e doğru devam ediyoruz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder