17 Nisan 2019 Çarşamba

İZNİK & GÖLYAZI


Aynı adlı gölün kenarında kurulmuş İznik, İstanbul’a sadece 2 saatlik uzaklıkta tarihi bir yerleşim yeri. Bizim daha çok Osmanlılar döneminde 14.yüzyıl ortalarından 17. Yüzyılın sonlarına değin bölgede üretilen çinisiyle tanıdığımız İznik’in geçmişi, aslında tarihten önceki çağlara dayanıyor.

İznik Gölü

İznik

İznik’te görülecek tarihi yapılar arasında minaresinden ismini alan Yeşil Cami, Ayasofya Kilisesi, bizim gittiğimiz dönemde restorasyonu yapılan İznik Müzesi, hamam kalıntıları, gölün içinde bir kalıntı olarak geçmişten bizi selamlayan Bazilika sayılabilir.  İznik’te pek çok çini/seramik atölyesi de mevcut. Mutlaka bunlara uğrayıp birbirinden zevkli eserler arasında zaman geçirin. Bu sanata gönül vermiş esnaf ve sanatkarlarla sohbet edin derim. Nilüfer Hatun Çiniciler Çarşısı’nda hem kahvenizi içebilir, hem de çini/seramik/hediyelik eşyal satan dükkanlara göz atabilirsiniz.

İznik

İznik

Ayasofya

Ayasofya

İznik

İznik

Nilüfer Hatun Çiniciler Çarşısı

Yeşil Cami


İznik Gölü’nde gün batımı da ayrı bir güzel oluyormuş. Biz gittiğimizde havanın yağışlı olması dolayısıyla gün batımını tam anlamıyla göremedik ama gün batarken göl manzarasını izlemenin tadına da doyamadık.

Nihat'ın Yeri

İznik Gölü


İznik’te ne yenir derseniz, göl kenarındaki Nihat Usta’nın yerinde göl balıklarının tadına bakın derim. Bir de merkezde Saat Kulesine çok yakın bir noktada yer alan Köfteci Yusuf’un köftesinin tadına bakın. Hatta kalabalık bir grupsanız kiloyla köfte yaptırın kendinize.

İznik’ten sonra dönüş yolunda durağımız, Apolyont olarak da bilinen Uluabat Gölü’nün kenarındaki yerleşim yeri Gölyazı oluyor. Burada manda sütünden yapılan dondurmanın tadına bakabilir, kasabayla özdeşleşmiş “Ağlayan Çınar”ı görebilirsiniz. Her Anadolu kasabasında olduğu gibi yerel ürünler satan pek çok tezgah sizi kasabanın girişinden itibaren merkeze ulaşana kadar yol boyunca karşılıyor olacak…

Gölyazı

Ağlayan Çınar

Uluabat Gölü

Gölyazı


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder