22 Temmuz 2014 Salı

CINQUE TERRE



İtalya’nın kuzeybatısında yer alan ve beş şirin balıkçı köyünden oluşan bu bölgenin kelime anlamı “Beş Toprak”mış.  Coğrafi olarak güneyinde Pisa kuzeyinde ise Cenova’nın yer aldığı bölge, kuzeyden güneye sırasıyla Monterosso, Vernazza, Corniglia, Manarola ve Riamaggiore’den oluşuyor. Bir fotoğrafıyla tanıdığım ve fotoğrafı görür görmez “mutlaka gitmeliyim” diye düşündüğüm bir yerdi Cinque Terre benim için. 

Monterosso

Cenova’dan Cinque Terre’ye seyahat etmek için birkaç alternatif var. İster karayoluyla ister tren yoluyla ve hatta isterseniz Corniglia hariç diğer dört köye S. Margherita’dan tekneyle ulaşmak mümkün. Biz, ikinci yolu tercih ederek  trenle Cenova’dan yaklaşık bir buçuk saatte bu köylerin en kuzeyinde ve en büyükleri olan Monterosso’da buluyoruz kendimizi. Bütün Cinque Terre köyleri birbirine çok benziyor aslında. Hepsi sahile dik dağlarda kurulu ve denize kıyıları olan köyler. Sadece Corniglia sahile kıyısı olmayan bir dağ köyü. Böyle olunca da Corniglia’ya trenle ulaştığınızda tren istasyonundan merkeze doğru uzunca ve tırmanışlı bir yolu yaya olarak geçmeniz gerekiyor. Ancak merdivenler, alçak basamaklarla yapıldığından ne kadar yükseldiğinizi ancak çıkınca fark ediyorsunuz.

Cinque Terre Bölgesi


Bu bölgeyi gezmenin en pratik yolu, bir ya da iki gün geçerli  Cinque Terre Card denilen kartlardan almak. Bu kartla, araları trenle en fazla 5 dakika olan köyler arasında istediğiniz kadar yolculuk yapabiliyorsunuz. Biz de, Cenova’dan çıktıktan sonra ilk ulaştığımız köy olan Monterosso’dan bu kartların 6 saatlik olanından alıyoruz. Yaz dönemi olduğu için bilet gişesinin önünde uzun bir kuyruk var ve biz bileti alana kadar öğlen olduğundan gişedeki görevli bizim için 6 saatlik biletin daha doğru bir seçim olduğunu söylüyor. Günlük bilet almak isterseniz 12 Euro, 6 saatlik bilet ise 4 Euro.  Ancak günlük bilet bile alsanız gece yarısından sonra kullanmak mümkün değilmiş. Dilerseniz köylerin arasında yürüyerek de gezebilirsiniz. Ancak iki köy arasında bu şekilde yürümek için bir saat gibi bir süreyi göze almak gerekiyormuş. Bir de,  bu şekilde tur yapmak için bahar mevsimlerinin daha uygun olduğunu söylemem gerek sanırım. Yine de, yaz dönemi olmasına rağmen köyler arasında ellerinde yürüyüş batonlarıyla trekking yapanların sayısı da hayli kabarıktı. 


Biletimizi aldıktan sonra Monterosso’yu tanımaya başlıyoruz.  İlk olarak tren istasyonunun hemen önündeki plaj boyunca yürüyerek bizi köy merkezine götüren tünelden geçiyor ve merkeze ulaşıyoruz. Merkez de, diğer Cinque Terre köylerinde olduğu gibi, en büyük sokağının ismi Via Roma olan şirin bir yer. Sokaklar arasında dolaşıp tekrar tren istasyonuna geri dönüp bu kez Vernazza’ya ulaşıyoruz. Bu bölgede seyahat ederken yanınızda bilet kadar önemli olan tren saatleri tarifesi olmalı. Her yarım saatte ya da saatte bir köyler arası hareket eden Cinque Terre treninin tarifesi olmadan yola çıkmamak gerek. Bizim gittiğimiz dönemdeki tarifeye ekten ulaşabilirsiniz: http://www.cinqueterre.eu.com/images/stories/cinque-terre-timetable-2013.pdf

Monterosso

Monterosso Sahil

Monterosso Plaj

Monterosso
 

Vernazza tren istasyonu da hemen sahilde köy merkezinde. Bizi, renkli bayraklar karşılıyor. Ana cadde üzerinden yürüyerek sahile kadar gidip küçük bir Vernazza turu yapıyor ve kendimize bir kahve molası veriyoruz. Buradan sonraki durağımız ise Corniglia.

Vernazza Tren İstasyonundan görüntü

Vernazza

Vernazza
 

Corniglia, başta söyledğim gibi, diğer köylerden farklı olarak denize uzak yüksek bir tepede kurulmuş. O yüzden trenle gelirseniz ciddi bir yolu yürümeyi göze almak gerek. Bahar döneminde zevkli bir yol olsa da yaz sıcağında bu yolu yürümek biraz zahmetli oluyor doğrusu. Ama Corniglia da en az diğer köyler kadar şirin ve gelmişken uğramadan geçilmemesi gereken bir yer. Bir süre Corniglia’da soluklandıktan sonra bu kez Manarola’ya geçiyoruz Cinque Terre treniyle. Ancak yaz döneminde bu trenler oldukça kalabalık ve oturmadan seyahat etmeyi göze almak gerek. Zaten yolculuk en fazla 5 dakika sürdüğü için ve de kalabalıktan otursanız bile bir sonraki durakta inmek sorun olacağı için ayakta gitmek daha mantıklı bir tercih oluyor bizim için de...

Corniglia Tren istasyonundan tırmanış...

Corniglia

Corniglia

Corniglia

Corniglia
 

Manarola’da geç de olsa bir öğle yemeği yiyebilmek için önceden adını bir arkadaşımdan duyduğum Trattoria dal Billy adlı restoranı arıyor ve buluyoruz. Restoran hayli yüksekte kilisenin yakınındaki yoldan yokuş yukarı çıkılarak gidilen bir sokakta ama ne yazık ki saat 18:00’de açıldığı için kös kös geri dönmek zorunda kalıyoruz. Ama manzarası muhteşem. 

Manarola

Manarola

Manarola

Manarola

Manarola

Manarola
 

Manarola’dan sonraki durağımız ise Cinque Terre’deki son köy olan Riomaggiore.  Buraya da 3 dakikalık kısa bir yolculukla ulaştıktan sonra uzun ama bir o kadar da serin bir tünelden geçerek köy merkezine ulaşıyoruz. Artık vakit de neredeyse akşam olduğundan ve biz de kahve ve dondurma molaları dışında mola vermediğimizden hem karnımızı doyurmak hem de biraz yorgunluk atmak amacıyla, köyün tek ana sokağı üzerindeki Giammi Caffe’de yemek molası veriyoruz. Yediklerimizden de hayli memnun kalıyoruz. Yemek sonrası kısa bir Riomaggiore turu da attıktan sonra La Spezia’dan kalkacak Cenova trenimize yetişmek üzere bizi La Spezia’ya götürecek trenimize biniyoruz.

Riomaggiore

Riomaggiore

Riomaggiore

Riomaggiore

Riomaggiore
 

5 dakika içinde La Spezia’yadayız. Tren vaktimizi beklerken kısa da olsa La Spezia’yı tanımak amacıyla şehirde dolaşmaya karar veriyoruz. Burası diğer köylerden çok daha büyük bir sahil şehri. Ne yazık ki zamanımız kısıtlı olduğundan sadece tren istasyonundan çıktıktan sonra merkeze doğru inerek ana caddesi üzerindeki birkaç küçük meydanı görme fırsatımız oluyor. Tren istasyonunu takiben Piazza S. Bon, Piazza Garibaldi ve Piazza Ginnachio ‘yu görüyoruz. Sahile kadar gitmek istesek de, tren saatimize çok az kaldığından turumuzu sonlandırıyoruz ama aklım da bu güzel şehirde kalıyor. La Spezia, gerçekten görülesi bir yer ve belki bir dahaki sefere yolum buralara düşerse mutlaka zaman ayırmam gereken bir yer olarak listeme yazıyorum. Artık gece oluyor ve biz de Cenova’ya doğru sürecek bir buçuk saatlik tren yolculuğumuza başlamak üzere La Spezia tren istasyonunda Cinque Terre turumuzu sonlandırıyoruz.

Piazza S.Bon

La Spezia

La Spezia

Piazza P. Ginocchio

21 Temmuz 2014 Pazartesi

PORTOFINO & S.MARGHERITA



Çocukluğumdan beri hep duyduğum bir şarkı vardır; hani “I found my love in Portofino” (Aşkımı Portofino’da buldum) diyen şarkı.  İşte Potofino ismini duymam ilk bu şarkıyla oldu. Zaman içinde şarkı unutulup gitse de Portofino, üzerine şarkı yazılan yer nasıl bir yerdir düşüncesiyle hep merak ettiğim bir yer oldu. Geçtiğimiz günlerde de merakımı giderme fırsatı buldum. Hem de bu kez yanımda Italyanca bilen bir yol arkadaşım vardı, hal böyle olunca da yörenin keşfi daha da bir zevkli oldu...


Portofino adını, Latince “portus delphini” yani yunus limanı sözünden almış. Hem bu şirin kasabanın bulunduğu körfezdeki yunuslardan hem de kasabanın yunusa benzeyen şeklinden geliyormuş bu namı da...

Portofino Marina

Portofino
 

Portofino’ya Cenova üzerinden tren ve tekne yoluyla ulaşıyoruz.  Cenova’dan bindiğimiz lokal tren (ücreti gidiş -  dönüş 7 Euro civarı) ile 45 dakikada S. Margherita Ligure istasyonuna ulaşıyoruz. İstasyona 10 dakika yürüme mesafesindeki S. Margherita limanından saatte bir kalkan teknelerle Portofino’ya ulaşmak ise sadece 15 dakikamızı alıyor. Bu tekne yolculuğunun ücreti ise gidiş-dönüş 9 Euro. Tekneyle dilerseniz aynı sahilde yer alan daha farklı noktalara da daha farklı ücretlerle ulaşabiliyorsunuz.

S. Margherita-Portofino arasındaki tekne
 

Portofino,  gerçekten çok şirin bir balıkçı kasabası. Şansımıza Temmuz olmasına rağmen o kadar bunaltıcı bir hava da yok. Daha tekneyle yanaşırken pastel renkli, yeşil panjurlu evlerinin görüntüsü büyülüyor bizi. Küçük limana indiğimizde kendimizi hemen Piazzetta‘da, yani marinaya açılan şirin meydanda, buluyoruz. Kasabanın sokaklarını keşfetmeyi biraz sonraya bırakıp ağaçlı bir yoldan şatoya kadar çıkarak bol tırmanışlı yürüyüş turu yapıyoruz. 

Piazzetta

Marina
  

Portofino’ya kuşbakışı bakan şatoya tırmanış yolu yeşillikler içinde, ister şatoya çıkabilir ister yürüyüş yolundan Olivetta işaretlerini takip ederek daha uzun bir tur yapabilirsiniz. Hatta daha da ileriye giderek tam burunda yer alan fenere kadar gidebilirsiniz. Biz, şatoya kadar gidip, buradan Olivetta oklarını takip eden uzunca turu yapıp marinaya dönüyoruz. Şato, 1870 yılında dönemin İngiliz elçisi tarafından satın alınıp ev olarak kullanıldığı için onun ismiyle yani “Castello Brown olarak biliniyor. Şatoyu gezmek isterseniz ücreti 5 Euro.

Castello Brown

Kuşbakışı Marina

Piazzetta
 

Buradan sonra Piazzetta’ya inip kasabanın en büyük caddesi olan Via Roma üzerinde dolaşmaya başlıyoruz. Portofino yarım günde gezilebilecek çok şirin bir balıkçı kasabası. Öyle kalınabilecek lüks oteller falan da yok. O yüzden genelde tekne ve yatların uğrak yeri... Via Roma üzerinde lokal ürünler satan Canale adında küçücük bir dükkan var. Burası her daim kalabalık ve harika yöresel tatlar satılıyor. Hediyelik eşya satan dükkanlar da yine Via Roma üzerinde.

Portofino sokakları

Canale

Portofino'dan...
 

Turumuzu tamamladıktan sonra tekrar Piazzetta’ya dönüp Bar Sottocoperta’da (kelime anlamı tente altı demekmiş) bir çeşit buzlu kahve olan shakerito’larımızı içerek Portofino manzarasını seyre dalıyoruz. Sonrasında ise her saat başı kalkan tekneyle Cenova’ya dönmek üzere S.Margherita’ya doğru yola çıkıyoruz.

S. Margherita sahil
 

S.Margherita da çok sevimli bir yer. Portofino’dan hayli büyük bir sahil şehri. Tekne bizi hemen limanda bırakıyor. Burayı keşfetmeden önce hayli acıktığımızdan karnımızı doyurmaya karar veriyoruz. Sahildeki A Santa Lucia’da yine İtalyan mutfağının tatlarını deniyoruz. Buradaki servis ve yemeklerden çok memnun kalıyoruz, dolayısıyla yolunuz düşerse kesinlikle tavsiye edeceğim bir mekan.

S. Margherita kabinler

S. Margherita

S. Margherita
 

Bu kez, S. Margherita’yı tanımak üzere sokaklarına dalıyoruz. Burası da küçük meydanları ve yeşil panjurlu, pastel boyalı evleriyle tipik bir İtalyan şehri. S. Margherita sokaklarında dolaşıp kendimizi tekrar sahile yönlendiriyoruz. Artık bu güzel turumuzun da sonu geliyor ve sahilde tren istasyonuna çıkan merdivenlere kadar yürüyüp bizi Cenova’ya götürecek trenimize biniyoruz tekrar...

S. Margherita sokakları

S. Margherita

S. Margherita

S. Margherita

S. Margherita

S. Margherita

S. Margherita-Ligure Tren İstasyonu