Sabah saatlerinde Mammoth Lakes’den yola çıkarak önce Kings Canyon, sonra da bir kızılağaç
türü olan sekoyalardan adını alan Sequoia
National Park’a ulaşıyoruz. Bu parkta yer alan sekoyalar dünyanın en yaşlı ağaçları arasında yer alıyormuş.
|
Kings Canyon |
Sequoia Milli Park’ında
da, Yosemite’deki Tioga Road’a benzeyen
ve parkı bir baştan bir başa geçen Generals
Highway yer alıyor. Hem Kings Canyon’daki
en geniş gövdeli Grant Ağacı hem de Sequoia National Park içindeki en büyük
hacimli General Sherman Ağacı
dünyanın en büyük 10 ağacı arasındaymış. General
Sherman Ağacı’na ulaşmak için sekoyalar arasından geçen ancak hayli
basamaklı uzun bir yoldan geçmek gerekiyor. Ancak aşağıya ulaştığımızda gerçekten yorgunluğumuza
değiyor.
|
Grant Ağacı |
|
Grant Ağacı |
Kings Canyon ve Sequoia National Park adeta birbirinin
içine geçmiş iki park. Kings Canyon’dan
konaklayacağımız Tulare’ye gitmek
için hayli virajlı bir yoldan geçiyoruz. Yolun park içinde bulunan ve Generals Highway adıyla bilinen bölümünü,
virajlardan dolayı hayli yavaş alıyoruz. Ancak yoldaki sekoya ağaçlarının
manzarası da bir harika. Bu parktaki Giant
Forest (Dev Orman) denilen bölüm, General Sherman ağacıyla birlikte en
büyük sekoya ağaçlarının yer aldığı bölümmüş ve buraya yolunuz düşerse pas
geçmemeniz gereken bir yer.
|
General Sherman Ağacı parkuru |
|
General Sherman Ağacı |
|
General Sherman Ağacı |
Park ziyaretimizden sonra otelimizin bulunduğu Tulare’ye gidiyoruz. Bu bölgede sadece
bir gece konaklıyoruz ama otelden aldığımız tavsiyeyle gittiğimiz ve bölgede
birkaç yerde daha şubesinin olduğunu öğrendiğimiz Black Bear Diner yolunuz bu bölgeye düşerse tipik Amerikan
tatlarını deneyebileceğiniz güzel bir mekan.
Kings Canyon ve Sequoia National Park, binlerce yıllık sekoyalar
arasında yer alan yürüyüş parkurları, dinlenme ve seyir alanları ile gerçekten
görülesi yerlerden...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder