Fransa’nın güneybatısında İspanya sınırına yakın Midi-Pyrenee bölgesinde yer alan
Toulouse, Airbus’ın genel merkezine ev sahipliği yaptığından aynı zamanda
havacılık sektörünün Avrupa’daki başkenti olarak da nitelenebilir.
Toulouse’un önemli bir özelliği de, renkli evleri ve kırmızı
tuğla binaları ile bu binalara günün değişik saatlerinde güneş ışıklarının farklı
açılarda yansımasından dolayı ortaya çıkan görüntüden dolayı “Ville Rose” yani “Pembe
Şehir” olarak anılması...
|
Toulouse - Ville Rose |
|
Toulouse |
THY’nin İstanbul’dan hergün yapılan seferleriyle 3.5 saatte Toulouse’a
ulaşım mümkün. Ben de böyle yapıyor ve Toulouse’a öğleyi biraz geçerken
ulaşıyorum. Beni havalimanında karşılayan arkadaşımla evine uğrayıp eşyalarımı
bıraktıktan sonra ilk durağımız Toulouse’un merkezi sayılan Capitole Meydanı oluyor. Capitole Meydanı’nın en önemli özelliği tam
ortasında yere taşlarla çizilmiş olan büyük damalı haç ve bu haçın her bir
ucunda yer alan ve burçları temsil eden semboller. Gelmişken, herkesin yaptığı
gibi kendi burcunuzu temsil eden sembolün önünde fotoğraf çekmeyi ihmal etmeyin:)
|
Capitole |
Toulouse, ortasından geçen Garonne Nehri ile Canal du Midi denilen rotanın önemli duraklarından
biri olma özelliğini taşıyor. Garonne Nehri’nin
sağı ve solu olarak şehir ikiye bölünmüş. Capitole
Meydanı ve şehrin kalbi sağ yakada, sol yakanın en önemli yapısı ise
bölgenin ilk büyük hastanesi olan Hotel
Dieu St-Jacques.
|
Hotel Dieu St-Jacques |
Capitole Meydanı’ndaki
kafelerden birinde oturup bir kahve ya da içki eşliğinde etrafı seyretmenin
tadına varmanızı öneririm. Meydanın etrafında bulunan sokaklardan yaya olarak
dolaşarak küçük butik ve hediyelik eşya dükkanlarına göz atmak da oldukça zevkli.
Özellikle Rue d’Alsace Lorraine ‘den
ilerleyerek nehir kıyısına ulaşabilir ve burada yer alan köprülerin birinden
geçerek şehrin sol yakasına ulaştıktan sonra nehri takip ederek ilerleyip bir
başka köprüden tekrar sağ tarafa geçebilirsiniz. Köprü demişken, Garonne nehri
boyunca pek çok köprü var ama bunların en meşhuru Pont Neuf.
|
Toulouse'da gece |
|
Toulouse sokakları |
|
Toulouse |
Capitole Meydanı’ndan geçerek ulaşabileceğiniz önemli başka
bir yer de Cathedrale St. Etienne. Burası alışık olduğumuz diğer büyük katedral
ve kiliselerden farklı olarak simetrik olmayan bir yapı. Normalde akşam 19:00’a kadar açık olan Katedral,
hemen Paris’te gerçekleştirilen büyük saldırının ertesi günü olduğundan dini
bir anma törenine ev sahipliği yapıyordu.
|
Cathedrale St. Etienne |
Toulouse’da klasik Fransız yemeklerinin yanı sıra ördek eti
ve kuru fasulye ile yapılan “cassoulet”i de deneyebilirsiniz. Buraya özgü bu
yemeği yapan pek çok yer var ama bizim denediğimiz “La P’tite Gouaille” yöresel tatları rahatlıkla tadabileceğiniz
şirin bir aile işletmesi. Türklerin işlettiği bir yer olmamasına rağmen, duvarlarda
sergilenen İstanbul temalı fotoğraflar da gecemize ayrı bir renk kattı.
|
La P'tite Gouaille |
|
Cassoulet |
Toulouse’da menekşenin de yeri ayrı. Her yerde menekşe
temalı şekerlemelere, çikolatalara, reçellere, mumlara, kokulara, sabunlara
rastlamak mümkün. Bu ürün çeşitlerinin en zevklilerini bulabileceğiniz
yerlerden biri de Capitole’den kısa
bir yürüyüşle ulaşabileceğiniz Rue Leon
Gambetta üzerindeki “Fleurs d’Histoire”.
|
Menekşe temalı ürünler... |
Toulouse’u ne yazık ki yarım gün kadar gezebildim ama
diyebilirim ki, tarihi ve romantik havasını, Airbus’ın merkez şehri olmasından kaynaklanan
modern havasına kaptırmamış tipik bir Fransız şehri burası. Kısacası
klasik ve moderni bir arada yaşayabileceğiniz, sokaklarında dolaşmaktan zevk alacağınız
güzel bir şehir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder