Cenevre’nin güneyinde Annecy Gölü kenarında Fransa’nın
Venedik’i olarak bilinen bu şirin kasabaya Cenevre’den kiraladığımız aracımızla
40 dakikada ulaşıyoruz. Arabamızı
kasabanın girişindeki otoparka bıraktıktan sonra şehri tanımak üzere yaya
olarak yola devam ediyoruz. Arabanız yoksa Cenevre’den Gare Routiere’den kalkan otobüslerle tek yön 16 Euro gibi bir ücret
ödeyerek ulaşmanız mümkünmüş.
|
Annecy |
Annecy’deki ilk durağımız biraz tırmanılarak çıkılan Chateau oluyor. Chateau of Annecy (Annecy Şatosu), etrafında renkli evlerin olduğu
bir meydanda yer alıyor. Buraya giriş ücretli ve daha çok bir kaleyi andırıyor.
Biz burayı dışarıdan gördükten sonra dünyanın en çok fotoğraflanan
noktalarından biri olan Palais d’Isle of
Annecy’i görmek üzere merkeze doğru devam ediyoruz.
|
Chateau |
|
Palais d’Isle of
Annecy |
Ne yazık ki her yerde fotoğraflarına bakıp hayran kaldığımız
yapıyı ve nehir üstüne yansımasını, bu şirin bina tadilatta olduğu ve örtüyle
kapatıldığı için göremiyoruz...Yine de Annecy Gölü’nün kollarından birinin
oluşturduğu kanal üzerinde kurulu kasabanın iki yakasında da yürüyerek renkli ve
çiçeklerle süslenmiş şirin binalarına bakmaktan kendimizi alamıyoruz.
|
Annecy |
Kanal boyunca yürüdükten sonra bir de arka sokaklara dalıyor
ve burada kafede bir mola verip soluklanıyoruz. Sonrasında göle doğru devam ederek tekne turlarının sezonun
tam açılmaması sebebiyle günde 5 kere yapılan seferlerinin saatlerini öğreniyor
ve 15:00deki tekne gezimize kadar bir şeyler atıştırmak için tekrar merkeze
dönüyoruz. Buradaki restoranların çoğu turistik ve benzer yiyecekler servis
ediliyor, servisleri de hayli yavaş.
|
Annecy sokakları... |
1 saatlik tekne turumuz için 14.40 Euro ödüyor ve Annecy
Gölü etrafında 1 saatlik turumuz esnasında göl çevresindeki küçük kasaba ve
köyleri görüyoruz. Teknede görülen köyler hakkında bilgi verilse de sadece
Fransızca dilinde rehberlik verildiğinden bu dili bilmiyorsanız işiniz biraz
zor:) Annecy Gölü çevresi
dağlarla çevrili olduğundan, aldığı rüzgar sebebiyle aynı zamanda yelkencilerin
ve yamaç paraşütü yapmak isteyenlerin de uğrak noktasıymış.
|
Annecy Gölü |
|
Tekneden Annecy Gölü... |
|
Tekneden Annecy Gölü... |
|
Tekneden Annecy Gölü... |
Tekne turunun ardından şehir merkezinde önlerinde kuyruk
olan pek çok dondurmacının birinden dondurmalarımızı alıp bu kez yine göl
kenarında yer alan Jardins de l’Europe of
Annecy’de (Avrupa Bahçesi) biraz dolaşıyoruz. Havanın güzel olması
sebebiyle burası da hayli kalabalık. Bu parkın diğer ucunda ise manzaranın ve
gün batımının harika görüntülendiği söylenen Aşıklar Köprüsü varmış.
|
Jardins de l'Europe of Annecy |
Sonraki durağımız, Monastaire de la Visitation adı verilen
ve Chateau’nun daha ilerisinde bir tepede yer alan Kilise oluyor. Burası hayli
yüksek bir tırmanış gerektiriyor. Burayı da ziyaret ettikten sonra artık
aracımıza dönerek Cenevre’ye doğru yola çıkıyoruz.
|
Monastaire de la Visitation |
|
Fransa - İsviçre sınırı |
Eğer yolunuz Cenevre’ye düşerse Annecy Gölü kıyısındaki bu
masal kasabasını mutlaka görün derim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder