Madrid ile hep dirsek
temasında olduğunu düşündüğüm bir şehir Barcelona... Hem tatil hem de iş amacıyla
defalarca gittiğim için kendimi şanslı hissettiğim bir yer burası... Barcelona’nın
Madrid’den en önemli farkı ne derseniz; belki de denizi olduğu için
Barcelona’ya her gittiğimde kendimi turist cennetinde hissederim, Madrid ise
daha “mazbut” bir şehirdir o anlamda...
|
Barcelona'da gün batımı |
Barcelona’da yapılabilecek
o kadar çok şey var ki, aklıma gelen her şeyi yazsam bile mutlaka atladıklarım
olacak... Şehri gezmenin en pratik yolu üstü açık “hop-on, hop-off” otobüslerle
2 günlük paket alıp gezmek. Burada, mavi ve kırmızı hat olmak üzere 2 hat var
ve hepsinde de ilginizi çekecek birçok nokta mevcut. Mutlaka görün diyeceğim
noktalar ise, Poble Espanol (burası İspanya'nın farklı bölgelerinden, farklı
mimaride yapıları görebileceğiniz, İspanya'nın farklı el sanatlarının
sergilendiği atölyelerin olduğu ve farklı ispanyol mutfaklarını bulabileceğiniz
bir kompleks) , Parc Montjuic ile Gaudi’nin yarım kalan şahaseri La Sagrada Familia (ki buraya 38 derece
ateşle çıkmış olmama rağmen çok etkilenmiştim), yine Gaudi eserleri Casa
Battlo, Guell Palace ve Guell Park ve Casa Milla... La Sagrada Familia’yı gezmek isterseniz çok uzun
kuyruklar olduğunu ve gezmek için en pratik yolun önceden internetten bilet
alıp gezmek olduğunu aklınızın bir yerine not etmekte fayda var. Parc
Güell ise biletle girilen bir bölümünün yanında halka açık rahatça
gezilebilecek geniş bir park alanına da sahip. Casa Battlo ve Casa Mila
ise yine Plaza Catalunya’dan kuzeye
doğru uzanan Passeig de Gracia
üzerinde yer alan yapılar. Son olarak Montjuic Tepesi ve Parkı’na, La Rambla’nın batı tarafında kalan Nou de la Rambla sokağından ilerleyerek
ulaşacağınız Funicular de Montjuic
ile çıkabilirsiniz. Burası şehrin kuşbakışı manzarasını izlemek için ideal
noktalardan biri.
|
Casa Mila |
|
La Sagrada Familia |
|
La Sagrada Familia |
|
Parc Güell |
|
Parc Güell |
|
Parc Güell |
|
Poble Espanol |
|
Poble Espanol |
|
Poble Espanol |
|
Poble Espanol |
|
Montjuic |
|
Montjuic |
|
Casa Battlo |
|
Parc Güell |
Yeri gelmişken Barcelona’nın
meşhur “La Rambla” caddesini
unutmamak gerek. Burası ortasında çok geniş bir yaya yolu olan, yan taraflarında
ise arabaların geçtiği iki caddenin yer aldığı ve bu yaya yolunda sokak
gösterilerinin yapıldığı, her zaman kalabalık, neşeli ve hareketli bir yol.Yürürken sağa sola bakmaktan zamanı unutuyorsunuz ama burada yürürken
yankesicilere de dikkat etmek gerek zira insanların dikkatinin dağıldığının
farkında olan İspanyol yankesiciler özellikle burada yoğunlaşmış durumdalar... Bu
geniş cadde, kuzeyde Plaza Catalunya’dan
başlayıp sahil kesiminde Colomb Sütunu
(Mirador de Colon)’na kadar uzanan
her daim canlı bir bölge.
|
La Rambla |
Bu caddenin deniz yönüne
ilerlediğinizde sol tarafınızda kalan bölümü eski şehir olarak da
niteleyebileceğimiz ve Barcelona Katedrali’nin de bulunduğu Barrio Gotico, sağ tarafı (batı yönü) ise
daha yeni bölümü. La Rambla’ya açılan
yan sokaklarda da yine kafeler ve lezzetli İspanyol yemeği yiyebileceğiniz
restoranlar dolu. Buraya gelmişken Madrid’de bahsettiğim İspanyol yemeklerinin
yanında limandaki balıkçılarda balık yemek de güzel bir seçenek. Bir de buraya
özel krem katalan (bir çeşit krem
karamelle crem brüle’yi andıran muhallebi kıvamında tatlı) özellikle limonlu
dondurma ile yemenizi öneririm:)
|
Barrio Gotico |
|
Barrio Gotico |
Şehrin en az Plaza Catalunya kadar bilenen en büyük
meydanı Plaza Espana da, Barcelona’nın
doğu-batı yönünde uzanan ve Üniversite’ye de ev sahipliği yapan en uzun caddesi
Gran Via üzerinde yer alıyor. Bu meydandaki Arena, boğa güreşinin Katalonya
Bölgesinde ve dolayısıyla bu bölgenin başkenti Barcelona’da 1 Ocak 2012’de yasaklanmasıyla şu an büyük bir
alışveriş merkezine dönüştürülmüş.
Ayrıca, Avrupa’nın sayılı akvaryumlarından biri olan
akvaryumunu ve hayvanat bahçesini de gezebilirsiniz. Ve tabi Akvaryum’a gelmişken limanı da
görmeden geçmeyin... La Rambla
caddesinin sonlandığı noktada yer alan Port
Vell (yani Liman Bölgesi) aynı
zamanda MareMagnum denilen bir alışveriş merkezine de ev sahipliği yapıyor.
Haliyle bu bölge oldukça turistik bir gezi noktası. Limanın doğu tarafında ise
Barcelona’nın meşhur plajları başlıyor. Liman bölgesi kısaca Barceloneta olarak da biliniyor ve
metroyla bölgeye ulaşmak için aynı isimdeki metro durağını kullanabilirsiniz.
Bunun yanında ziyaret
edebileceğiniz onlarca müze var şehirde. Barcelona’da da çok gelişmiş ve
kullanımı rahat bir metro sistemi mevcut, o yüzden şehir içinde hareket
kabiliyetiniz de oldukça yüksek. Metroyla ulaşım sağlamak istiyorsanız en
hesaplı kartlardan biri, T10 denilen ve10 Euro’ya satın alabileceğiniz
on kullanımlık kartlar.
Her gittiğimde bana
heyecan veren bu şehri hala görmediyseniz görülecekler listenize ekleyin derim:) Mevsim olarak da ilkbahar veya sonbaharda gitmek
hem sıcaklık hem kalabalık açısından daha mantıklı bir tercih olabilir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder