Karaburun’dan Urla’ya giderken uğradığımız Klazomenai Antik
Kenti’nde bugüne kadar yapılan kazılarda Erken Tunç Çağ’ına ait Saray
kalıntılarının bir bölümü açığa çıkarılmış. Antik kentin asıl önemi ise tarihi
M.Ö.6. yüzyıla dayanan bir zeytinyağı imalathanesinin burada bulunması.
Klazomenai’de kazısı tamamlanan zeytinyağı imalathanesi, dünyada bugün de
kullanılan teknolojinin 2600 yıl önce ilk defa bu bölgede geliştirdiğini
kanıtlıyormuş. Tüm Antik Kent'i görmek bizim için mümkün olmasa da tarihi
binlerce yıl öncesine dayanan zeytinyağı imalathanesi görülmeye değer.
Klazomenai |
Klazomenai |
Klazomenai |
Klazomenai |
Klazomenai ziyaretimizden sonra Urla’ya doğru yolumuza devam
ediyoruz. Urla’nın arastası ve Sanat Sokağı’nın da yer aldığı ana caddesi
mutlaka uğranılması gereken yerlerden. Sokakta pek çok şirin kafe/restoran ve
hatta sahaf bile var. Her birinin dışı ayrı içi ayrı güzel şeklinde ifade
edilebilir sanırım.
Urla Arasta |
Urla |
Urla |
Urla |
Urla |
Urla |
Urla |
Urla |
Urla |
Urla |
Urla |
Urla |
Urla’ya yolunuz düşerse bir de güzel bir bağ rotası yapmanız
mümkün. Bazı bağlar gerçekten size Toskana’da geziyormuş izlenimi veriyor. Bu
seferki ziyaretimizde yapamamış olsak da bir önceki ziyaretimizde bazı
bağları ziyaret etme fırsatı yakalayabilmiştik.
Uzun sözün kısası, İzmir’e yolunuz düştüğünde otoyolla da rahat
bir şekilde ulaşılan Urla’ya uğramak için zaman ayırmanızı şiddetle tavsiye
ederim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder