17 Ağustos 2013 Cumartesi

Kendi küçük adı büyük bir şehir - AMALFİ



İtalya’nın güneyindeki sahil bölgesine adını vermiş olan Amalfi, Sorrento’dan  arabayla bir saat uzaklıkta neredeyse bir köy kadar küçük bir kasaba aslında. Buraya giden sahil yolu da, Positano yolunun devamı olduğundan yine çok virajlı ama bir o kadar da güzel manzaralı.  

Amalfi Yolu...

Hiç bu kadar büyük limon gördünüz mü??



İtalya’nın bu bölgesinin adı Campania ama biz Türkler arasında ve dünyada daha çok Amalfi sahilleri olarak biliniyor. Ancak Amalfi’ye ulaştığınızda sizi küçücük bir şehir bekliyor. Burası aynı zamanda Dalmaçya kıyılarında rastladığımız kale içinde yer alan Kotor ve Budva gibi şehirleri de anımsattı bana. 

Amalfi'ye giderken...

Amalfi yolundan bir manzara

Amalfi yolu...

Amalfi'ye giderken...
 

Duomo di San’Andrea Apostolo adında güzel bir kilisesi var şehre girdiğiniz meydanda. İşin ilginci, kilisede bile yaz aylarında siesta uygulaması olduğundan bizim yaptığımız gibi eğer varışınız öğle saatlerine yakınsa kiliseyi gezemiyorsunuz. Kilisenin yan tarafındaki manastıra girmek için 5 Euro’ya bilet alıp buradan kilise tarafına geçebilirsiniz. 

Amalfi'nin Kapısı:)

Duoma di Sant'Andrea Apostolo

Kiliseden Amalfi Meydanı



Amalfi’de bir ana sokak üzerine sıralanmış çeşit çeşit hediyelik eşya dükkanı var. Burada fiyatlar, daha az turistik olmasından kaynaklı olsa gerek Capri, Sorrento ve Positano’ya göre çok daha ucuz. Amalfi sokaklarında gezmeye başlayınca yerli halkı ve onların yaşantısını da çok daha rahat görebiliyorsunuz...

Amalfi Sokakları

Canım biber çekti:)

Amalfi Çeşmesi:)



Tüm Amalfi’yi  rahat rahat yürüyerek 45 dakikada gezmek mümkün. Biz de böyle yapıyor ve kalan zamanımızda  meydandaki bir kafede İtalyan klasiği olan cafe freddolarımızı limon şekerlemelerimiz eşliğinde yudumluyoruz.

İtalyan içli köftesi: Arancini

Cafe freddo'larımız...

Amalfi Plajı



Buradan da  yaklaşık 15 dakika mesafedeki Ravello’ya doğru yola çıkıyoruz. Ravello da, yine bu bölgedeki tüm şehirler gibi kendine özgü ruhu olan, sanat kokan bir kasaba. Ravello’da her yaz düzenlenen sanat festivaline dünyanın dört bir yanından sanatçı katılıyor. Bunların arasında genç sanatçıların yanısıra Caruso, Bocelli gibi isimler de varmış. Genelde Haziran ayında yapılan bu festivalin dışında da, yıl boyunca birçok farklı sanat etkinliği düzenleniyor Ravello’da. Ancak Ağustos ayı sıcaktan dolayı bu bölgede daha çok siesta ile geçtiğinden biz oradayken bu etkinliklerin hiçbirine rastlayamadık ne yazık ki.

Ravello


Ravello’nun girişindeki  L’auditorum, denize karşı büyük bir konser salonu ve önünde de genç sanatçıların heykelerinin yer aldığı bir açık hava sergi alanı var. Bu sergi 3 haftada bir değişiyormuş. Ravello denildiğinde akla Villa Rufolo geliyor. Buraya girmek ve içindeki müze ve bahçeyi görmek için de 5 Euro ödemeniz gerekli. Akdeniz’i yüksekten gören muhteşem manzaralı bir bahçeyi de barındıran Villa Rofolo’da dönem dönem özel davetler de veriliyormuş. Bu bahçede kurulan Akdeniz manzaralı sahnede konser seyretmenin tadına doyum olmadığına eminim. Gündüz vakti, sıcakta, müzik yokken bile sahne ve arkasından görünen engin Akdeniz manzarası bir harikaydı doğrusu. Bu sahnede verilen opera ve konser kostümlerinin sergilendiği müzeye de bir göz atmadan ayrılmayın buradan... Ravello’da bizim zamansızlıktan gidemediğimiz ama en az Villa Rufolo kadar meşhur Villa Cimbrone’de  eğer vaktiniz kalırsa gitmenizi tavsiye edeceğim başka bir yer.

L'auditorium

Villa Rufolo Bahçesi

Ravello'ya girerken...

Villa Rufolo

Villa Rufolo bahçesindeki Sahne

Villa Rufolo Bahçesi

Müze'den...



Ravello, daha girdiğiniz andan itibaren sanat kokan bir kasaba. Bu kadar küçük olmasına rağmen adını sanatla bu kadar duyurması beni büyüledi doğrusu. 

Ravello

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder