13 Ağustos 2013 Salı

SORRENTO



Sorrento Napoli’den karayoluyla bir saat uzaklıkta 16.000 nüfuslu şirin bir Akdeniz sahil şehri... Buraya Capri’den tekneyle de ulaşım mümkün. Biz, bu yolla 40 dakikalık bir deniz yolculuğu sonrasında ulaştık Sorrento’ya.

Marina Piccola

Sorrento’nun Capri’ye göre daha büyük bir limanı var. Ancak arabalar liman içine alınmadığı için ciddi bir yolu sıcakta valizlerinizle yürüyerek geçmek zorunda kalıyorsunuz, o yüzden size tavsiyem, hele ki yaz aylarında seyahat ediyorsanız ve seçme şansınız varsa, Sorrento’ya karayoluyla gelmeyi tercih edin:)


Dediğim gibi, Sorrento aslında küçük ama bir o kadar da şirin bir şehir. Şehir merkezi kayaların üstüne kurulu ve dolayısıyla burada da Capri’deki gibi müthiş bir manzara var. Ancak yolları Capri’den daha geniş olduğu için şehir merkezine taksi veya minibüslerle ulaşmak mümkün...Biz de bu yolla otelimize varıp yerleştikten sonra, saat 15:00’e yaklaşıyordu ve karnımızın zil çalmasına çare olsun diye otelimizin hemen yanıbaşındaki meşhur pizzacı Franco’s Pizzeria’da aldık soluğu:) Buranın pizzası kesinlikle tavsiye edeceğim ince bir pizza ve tepsiyle gayet salaş bir şekilde sunuluyor ama tadına doyum olmuyor!

Franco's Pizzeria

Pizzamız:)
 

Karnımızı doyurduktan sonra, artık Sorrento’yu gezmek için hazırdık. Sorrento küçük bir şehir olmasına rağmen yaz aylarındaki turist ziyaretleri ile nüfusu 100binleri bulan bir yer. Özellikle de çok sayıda Amerikalı turiste rastladık. Galiba bu bölgeye gelen “cruise” gemileri de bu sayının artmasında etkili...

Piazza Antonina
 

Sorrento’nun merkezinde iki önemli meydan var. Biri, otelimizin de çok yakınında bulunan ve adını ünlü İtalyan şairi Tasso’dan alan Piazza Tasso, diğeri de yine bu meydana çok yakın, adını şehrin Aziz’inden alan Piazza Antonina. Tasso Meydanı’ndaki Fauna Barda servis çok iyi ve soluklanmak için cafe freddo’nuzu yudumlayabilir ya da açsanız bol kepçe gelen Caprese Salatasını deneyebilirsiniz. 

Fauna Bar

Piazza Tasso

Piazza Tasso

Corso Italia


Piazza Antonina


Piazza Tasso’dan kalkan ve 6 Euro’ya sizi şehrin etrafında gezdiren küçük gezi trenine (Petite Tren) binerek kulaklıkla alacağınız rehberlik eşliğinde şehri gezebilirsiniz. Ancak bu tur için öğleden sonra saatlerini seçmeniz daha mantıklı olabilir çünkü üstü tenteli olsa da her tarafı açık olan bu trende yolculuk etmekte sıcaklıktan dolayı zorlanabilirsiniz.


Tasso Tiyatrosu’nda sergilenen Napolitan şarkıların yer aldığı Sorrento Müzikali de, bu yöre müziğini tanımak ve zaten çoğunu bildiğimiz melodileri ve dansları seyretmek için iyi bir seçenek. Bu gösterinin ücreti 25 Euro ve show, girişte gösteriden önce küçük bir kokteyl ile başlıyor. Tiyatronun yeri de hemen şehir merkezindeki Piazza Antonina’da...

Müzikalden bir sahne..


Sorrento’da nerede yemek yenir derseniz, Blu Water, Ristorante Tasso ve Monnalisa restoranlarını önerebilirim. Blu Water ve Monnalisa,  şehrin en büyük caddesi Corso Italia’yı dik kesen Via Guliani sokağı üzerinde. Monnalisa aynı zamanda meşhur bir kafe, sadece kahve içmek için de buraya gelebilirsiniz. Bir de daha turistik olan ve sadece menülerden oluşan yiyecekleri deneyebileceğiniz L’antica Trattoria var ama buraya yer ayırtmadan gitmenizi önermem çünkü turistler arasında çok rağbet gören bir mekan.


Buradan günübirlik turlarla Amalfi’ye yarım saatte, Positano’ya ise 1 saatte ulaşmak mümkün. Küçük bir şehir olduğu için 2 günden fazla kalıyorsanız civardaki şehirlere gitmek iyi bir seçenek olabilir. 


Bir de Corso Italia üzerinde Primavera adında çok meşhur dondurmacısı var. Dondurmacının duvarlarını, dükkan sahibinin şehri ve dolayısıyla bu dükkanı ziyaret eden ünlülerle çekilmiş fotoğrafları süslüyor ve gerçekten onlarca çeşit dondurma tatmanız mümkün:) Özellikle gece saatlerinde bu dondurmacı önünde uzun kuyruklar oluyor. Bu sebeple biz, daha çok gündüz saatlerinde dondurma yemeyi tercih ettik...


Sorrento’dan denize girebilirsiniz ama hem Marina Grande hem Marina Piccola o kadar kalabalık ki, hani iğne atsanız yere düşmeyecek kıvamda... O yüzden hem sıcak hem de kalabalık bir ortamda denize girmeyi tercih etmiyorsanız, uzak durun derim...




Sorrento’da adı çok bilinen ve manzaraları harika olan iki ünlü ve büyük otel var. Bunlardan biri Excelsior Vittoria, diğeri de Bellevue Syrene. Bu otellerin birinde kalmıyorsanız bile barlarında denize karşı oturup kahvenizi ya da içkinizi yudumlamak güzel bir seçenek olabilir...

Bellevue Syrene



Unutmadan, limondan yapılmış birçok hediyelik ürünü, Capri’de gördüğümüz meşhur sandaletlerin benzerlerini, keten kıyafetleri, tabi ki limoncello ve benzeri likörleri ve makarna çeşitlerini buradan da satın alabilirsiniz.

Limona dair herşey...



İtalya’nın güney bölgesinde kalınabilecek zevkli yerlerden biri Sorrento. Sıcağı dışında şehri yaşamak da insanı hiç yormuyor. Her yer çok yakın. Ve son olarak, gerçek bir Akdeniz şehri gibi sabaha kadar uyumayan bir yer burası:)

Sorrento'da gün batıyor, kalabalık artıyor:)

1 yorum: