Lake Tahoe, California eyaleti ile Nevada eyaleti arasında
doğal sınırı da oluşturan ve deniz seviyesinden 1900 metre yükseklikte yer alan
doğal güzelliği ile Batı Amerika’da en çok ziyaretçi alan göllerden biri.
|
Lake Tahoe |
Cedar City’den çok
erken saatlerde yola çıkarak oldukça uzun bir yolculuk sonrası -ki bu
yolculuğun bir bölümünde 300 mil (yaklaşık 500 km) boyunca benzin istasyonu
dahil bir medeniyet alameti görmeden yolculuk yapıyoruz - akşam saatlerinde Lake Tahoe’ya varıyoruz. Beni en çok şaşırtan
ise benzin istasyonu bile olmayan çöl bölümünde düzenli işaretlenmiş yollar
oluyor. Yolların her milimine yol işaretleri çizilmiş ve asfalt gayet bakımlı. Çöl
boyunca uzanan karayolu, yılankavi bir şekilde hiç bitmeyecekmiş gibi geliyor bana
ama sonunda Nevada üzerinden Lake Tahoe’ya varıyoruz.
Lake Tahoe’nun güneyinde California eyaleti sınırları içinde olan
konaklayacağımız South Lake Tahoe’ya varmadan hemen önce Stateline denilen ve Nevada’ya bağlı bölgeyi geçiyoruz. Burada pek
çok büyük otel ve kumarın serbest olduğu Nevada’nın alamet-i farikası casinolar var. Hemen 1 -2 km. sonra ise
California’da South Lake Tahoe’dayız.
Burada büyük otellerden çok, doğayla daha uyumlu evler ve
siteler var. Bunların bazıları da otel olarak hizmet veriyor. Biz de bunlardan
biri olan “Lakeland Vilage” adı verilen tesiste konaklıyoruz. Hemen gölün
yanında kumsalı da olan yeşillikler içinde bir kompleks burası. Hem ev sahibi
olanlar var hem de bir zincir tarafından işletilen bölümü var.
|
Lakeland Village |
|
Lakeland Village |
Lake Tahoe, yazın doğa turizmi ve plajlarıyla, kışın ise
kayak turizmiyle hayli turist alan bir göl. Etrafında bizim gittiğimiz dönemde
henüz açılmamış olan pek çok kayak pisti de mevcut.
|
Lake Tahoe |
İlk günümüzde aracımızla yaptığımız göl çevresi turumuzda saat
yönünde ilerleyerek California eyaletinden yola çıkıp tekrar Nevada’ya ve sonra
tekrar California eyaletine girmiş oluyoruz. South Lake Tahoe’dan başlayarak sırasıyla Emerald Bay, Tahoma, Tahoe City, Tahoe Vista, Kings Beach,
Incline Valley, Sand Harbor, Zephyr Cove’dan
geçerek tekrar başladığımız noktaya dönüyoruz. Gölün çevresini sahilden
yürüyerek geçmek mümkün değil, çünkü çoğu sahil kesimi özel arazi, ancak bazı
bölümlerinde halk plajları ve limanların bulunduğu halkın kullanımına açılmış
bölgeler mevcut. Turumuz sırasında Tahoe City’de kahve molası verip tavsiye
üzerine buradaki Rosie’s Cafe’de
duraklıyoruz. Ayrıca, yol üzerinde mola
verdiğimiz Emerald Bay’den görülen
ada manzarası bir harika. Ve tabi Tahoe
Vista da adından anlayacağınız üzere göl manzarasına hakim bir yer. Bir de
Sand Harbor’da kumlu güzel bir plaj
var. Burası aynı zamanda eyalet parkı olduğu için girişine ayrıca 10 USD ödemek
gerekiyor. Ancak, bu parayla aynı gün içinde gideceğiniz diğer eyalet
parklarına ücret ödemeden girebiliyorsunuz.
|
Emerald Bay |
|
Tahoe City |
|
Rosie's Cafe |
|
Tahoe City |
|
Tahoe Vista |
|
Sand Harbor |
|
Emerald Bay |
|
Tahoe City |
|
Sand Harbor |
Biz de Sand Horbor’da
kendimize küçük bir piknik molası verip göl turumuzu tamamladıktan sonra hemen
Lake Tahoe’nun güney ucunda yer alan Spooner
Lake’e uğruyoruz. Buradaki eyalet parkına da daha önce Sand Harbor’da eyalet parkı için ücret ödediğimizden ücret ödemeden
giriyor ve bu göl etrafında küçük bir yürüyüş yapıyoruz.
Lake Tahoe’da ilk günümüzü böylece tamamladıktan sonra ertesi
gün, gölün güney kesiminde yer alan farklı gölleri görmek üzere aracımızla yola
çıkıyoruz. Carson Pass – Geçidinden geçerek
Kirkwood ve Kit Carson üzerinden devam edip Silver
Lake ve Blue Lakes göllerini
görüyoruz. Gün sonunda ise bu kez Markleeville adındaki şirin bir kasabada
kahve molası vererek South Lake Tahoe’ya geri dönüyoruz.
|
Silver Lake |
|
Markleeville |
|
Carson Pass |
|
Silver Lake |
Ayrıca, Lake Tahoe bölgesinin güneyinde, daha çok yazlık
evlerin olduğu ve bir kesiminde de Parkın ve kamp alanının yer aldığı Fallen Leaf Lake görülmeye değer.
|
Fallen Leaf Lake |
|
Fallen Leaf Lake |
|
Fallen Leaf Lake |
|
Fallen Leaf Lake |
Son olarak, South Lake Tahoe’nun hemen yakınında yer alan Heavenly adındaki şirin kasabadaki Gondola adı verilen teleferik ile buradaki
dağa çıkılabiliyor. Ancak Gondola, sadece
yaz aylarında ve kayak turizminin
başladığı kış aylarında çalışıyormuş. Dolayısıyla Eylül ortasından-Kasım ayına
kadar kapalı kalıyormuş. Bizim ziyaretimiz de ne yazık ki bu döneme
rastladığından Gondola’ya binemedik
ama Gondola istasyonunun bulunduğu Heavenly’deki küçük alışveriş merkezinde
biraz zaman geçirip kendimize dondurma molası verdik ve Gondola’yı fotoğraflamakla yetindik. Heavenly’e varmadan hemen önce yer alan ve pekçok restorana ve büyük
bir otele de ev sahipliği yapan liman bölgesinde yaz aylarında Queen Mary teknesiyle göl turları
yapılıyormuş. Bizim gittiğimiz dönemde bu turlar da sonlanmıştı :(
|
Liman Bölgesi |
|
Heavenly |
|
Heavenly |
Lake Tahoe, oldukça turistik bir yer olduğundan çok farklı
restoran alternatifleri mevcut. Biz, kimi zaman bu restoranlarda yemek yedik,
kimi zaman da Lakeland’deki geçici evimizde market alışverişi yaparak kendimiz
yemek günü yaptık. Bölgede tavsiye edebileceğim restoranlar arasında eğer Thai
mutfağı seviyorsanız My Thai Cuisine
adındaki restoranı ve iki arkadaş tarafından işletilen daha çok sağlıklı yemek
temalı ürünleri anında hazırlayarak servis eden self-servis restoranı Sprouts denemye değer.
Sprouts’un kahve ve değişik çay seçenekleri de güzel. Kahvaltı mekanı olarak da, bizim kaldığımız Lakeland Village'e de komşu olan ve öglen 14:00 kadar servis veren Heidi'si şiddetle tavsiye ederim.
|
Heidi's |
Lake Tahoe aynı zamanda neredeyse 3 hafta süren ve toplamda
6500 km. yol yaptığımız seyahatimizin de son durağı oluyor. Bu yolculuğu bizim
için planlayan ve gidilen rotadan tutun da kalınacak yerlere ve yemek yenilecek
mekanlara kadar her şeyi mükemmel bir şekilde düşünen ve bize inanılmaz bir
tatil yaşatarak uzun yıllardır süren hayalimi gerçekleştiren sevgili kuzenime buradan
da kocaman bir teşekkür ediyorum :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder